İnsan Allah’ın yeryüzündeki halîfesi ve O’nun bütün isim ve sıfatlarına mazhar olan yapıdır.
Halife olma sırrına ermiş olarak yaşayan ve mazharı olduğu isim ve sıfatları kendinde toplayan ise İnsan-ı Kamildir.
İnsan-ı kâmil âlemde daima vardır, zamanda birden fazla olmaz. Bununla beraber tasavvufa göre her insan potansiyel bir insan-ı kâmildir. Varlığı itibariyle insan-ı kâmil olabilecek kabiliyetler taşıyarak gelmiştir.
Bu potansiyeli ancak, yeryüzünde halife olma sırrına vakıf olduğunda hakkıyla değerlendirebilir.
Kişi bu yolculukta, hakikatin zamandan bağımsız şekilde her katmanda farklı suretlerle ortaya çıktığını, yaşadığı her deneyimde, gördüğü her yapıda kendiyle temas ettiğini bilir.
Bu hakikati yaşayan olma yolunda, bilincin ifadesine hizmet eden yapılar gezegen adıyla ifade ettiğimiz alanlardır.Her biri mana itibariyle bilinç yolculuğumuzda uğrayacağımız (bazıları içinse Zaten ordan geçmiş olduğunu hatırladığı ), boyutsal katmanlardır.
Her birinin etkisi ile yeryüzünde tezahür eden özellikler ve kişisel deneyimler o bilinç seviyesiyle temas ederek kişinin hakikatini hatırlamasına hizmet eder.
Gezegenler kişinin boyutsal yükselişine varlıklarıyla hizmet ederken bulunduğumuz yaşamdan ifadeyle ‘ kişisel, kollektif/jenerasyon, ve Satürn ötesi ‘ olarak 3 e ayrılırlar.
Kişinin anlayışının bireysellikten kolektife ve ardından daha öte Kozmik bilinç olduğu gerçeğine ulaşmasına hizmet eden en önemli yapı ise Satürn dür.
Satürn ruhaniyeti itibariyle İbrahimi bilinç olup, Tek’lik bilincinin temsilcisidir.
Diğer gezegenler gibi hakikati eski zamanlarda bilinmesine rağmen, madde ve birimsel aklın ön planda olduğu günümüzde ise maalesef korkulan hatta kötücül diye ifade edilen yapıdır.
Oysaki karşılık geldiği manalar,kişinin Kozmik bilinç- İnsan-ı Kamil olduğu seyre ulaşmasının önündeki perdeleri kaldırma, varlığını ifade edemediği, kendini kendinden mahrum bıraktığı alanları tamamlamasına hizmet eder.
Haritalarımızdaki Satürn yerleşimi ve açı yaptığı gezegenler hakikati, gerçeğimizi unuttuğumuz alanları işaret eder. Dolayısıyla korkularımızı, yargılarımızı, disipline olmamız gereken deneyimleri, kendimizi revize etmek veya yeniden inşa etmek için fırsatları yakalayacağımız alanı anlatır.
Satürn, bulunduğu burcun ve evin yönettiği konularda kısıtlamalar ve engeller getirsede bu durum adeta ‘Oku/Gör-Tamamla-Ayrıl ‘ emridir.
Satürn’ün elementlerdeki mesajından bahsedersek kısaca burçlardaki özelliklerinden de bahsetmiş oluruz, detayları için kendi haritanızı inceleyebilirsiniz.
Satürn Ateş ( Koç-Aslan-Yay)
Ateş elementi Ben Kimim ? sorusunun cevabını ortaya çıkarır.
Satürn bu elementteki burçlarda ise kişi soruyu sormaz, yada sorsa da cevabını almasını sağlayacak deneyimleri başlatmakta zorlanabilir.
Yada tersi durumda bu sorunun peşinde olabilir ve kendini bilme noktasında birimsel aşırılıklar yaşayarak sisteme güvenmekte zorlanır ve akış sorunları yaşayabilir.
Satürn Toprak ( Boğa-Başak-Oğlak)
Ben kimim sorusunun cevabının derinleştiği, Neye sahibim ? aşamasıdır.
Burada bilincin kendini kaynaklar üzerinden gözlemlemesi, değerlendirmesi söz konusudur.
Kişi burada, somut yada soyut değerlerini ve onlarla olan münasebetini keşfedeceği ‘Benim’ dediği başlıklara ait deneyimler yaşar.
Ayağını yere basma ve somut şeyler oluşturmayla ilgili problemler yaşayabilir.
Bu problem fazlalık yada eksiklik olarak kendini gösterebilir. Soyut değerlerinde ısrarcı veya kilitlenmiş olabilir.
Güven, dayanıklılık,teslimiyet, bırakma, kontrolcülük başlıklarına dikkat çeker.
Satürn Hava ( İkizler –Terazi-Kova)
Bu aşama adeta ‘ Ben ve Benim’ demiş olanın ‘ Başka neler var ? ‘ diyerek keşfe çıkma aşamasıdır.
Sen dediği diğer yönünü göreceği ve Senin demeyi öğreneceği deneyimler barındırır.
Bu alanda ustalaşana kadar iletişim iletişim ve anlayışın dengelenmesi konusunda sorunlar yaşayabilir.
Kendini, dolayısıyla kendini ifade aracı olan bilgiyi ifade etmekte zorlanabilir.
Aşırıya kaçtığı yada eksik kalan yönleriyle başkaları üzerinden karşılaşır, iki yönün birliğinde ustalaşmayı getirecek ve objektif bakış açısına sahip olmayı öğreneceği deneyimler yaşar.
Satürn Su (Yengeç-Akrep-Balık)
Ben kimim, Benim şunlarım var hatta benim birde öteki yüzüm olan Sen var dedikten sonraki aşamadır.
Dahasıyla kavuşayım derken yolun sonunda Ben’i Sen’i kaybettiğimiz, Hiç kelimesinin hakikatinin yaşanma aşamasıdır.
Bu aşama tam olarak ifade bulana kadar kişisel deneyimlerde ruhsal, duygusal sorunlar yaşanabilir.
Fiziksel ve manevi olan kaynakların keşfi ve dengesini kurma, kişisel ve toplumsal ayrımının kalkması, akışta olmak yada olmamak aşırılıkları, kontrol ve teslimiyet dengesine ait deneyimler verir.
Astroloji ve ötesi olanla buluşmanız, Satürn başta olmak üzere tüm yapıların hizmetini anlamanız, var olduğunu sandığınız ne varsa onlar üzerinden buraya baktığınızı hatırlamanız dileğiyle ….
Fatma Alkaya Gönülkırmaz
Bu yazı YogaKioo Dergi için yazılmış ve dergide yayınlanmıştır.
Dergiye abone olmak için : YogaKioo Dergi